Ermenilere karşı işlenen soykırımın ARMENOSİD’in ardından Suriye’ye gelen Ermeni sürgünlerin durumu zordu. Onlar, Suriye’ye Birinci Dünya Paylaşım Savaşı’nın henüz bitmediği, kıtlığın yaşandığı ve ülkenin hâlâ Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parçası olarak kabul edildiği bir dönemde geldi. Suriye tarihinin o dönemindeki olaylarda Mekke şerifi ve Emiri Hüseyin Bin Ali’nin oğlu Faysal önemli bir rol oynadı. Suriye’nin kurtuluşu onunla bağlantılı olduğu gibi, sürgündeki Ermenilerin durumunun iyileştirilmesi konusunda da rolü büyüktü.

Faysal başından beri Ermeni sürgünlere karşı olumlu bir tavır sergiledi: Ermeni sürgünlere sağlanan destekler sağlam temellere dayanmakta, kanunlar ve resmi emirler çerçevesinde yürütülüyor. Faysal bin Hüseyin’in destekçilerinden biri olan Emir Ali Nasır, 1918’de Kuzey Suriye Arap kuvvetlerinin genel komutanlığına atanır. Aralık ayında Halep’te sürgündeki Ermenilere maddi kaynak sağlama çalışmalarını organize eder.

1919 yılının Ocak ayında Emir Faysal, Paris’te Boğos Nubar Paşa ile bir araya geldi ve onunla Suriye, Lübnan ve Filistin’deki Ermeni göçmenlerin durumlarını iyileştirmeye yönelik önlemleri ve Ermeni-Arap ilişkilerine ilişkin bazı konuları tartıştı. Bölgede oluşan bu zor durumda Suriye’de Ermeni sürgünlerin kurtarılmasına ve Ermeni ortamına geri dönmelerine katkı sağlayan bir takım hükümet kararları alındı. Bunların arasında Ocak 1919’da  Halep’in “At-Taqaddum” gazetesinde de yayınlanan Faysal’ın Ermeni kadın, çocuk ve kız çocuklarının Ermeni çevresine dönüşüne ilişkin emri yer aldı. Karara göre, kadın ve çocukları geri vermek istemeyen veya saklayanlara ceza bile verildi.  Faysal’ın bu emrinden sonra çöllerden Ermeni sürgünlerin toplanması hız kazandı. Faysal’ın 25 Haziran 1919 tarihli kararnamesi ile L. Yotneğberyan’ın grubuna Suriye makamları tarafından Hauran Ermenilerini alıp demiryolu ile Şam ve Deraa’ya nakletme yetkisi verildi. Faysal’ın desteği, esir alınan Ermeni kadın ve çocukların aranmasını büyük ölçüde kolaylaştırdı. 

Ermeni sürgünlerin durumu, hükümetin Ermeni sürgünlere aylık harçlık ve yiyecek sağlama kararı ile ve Faysal’ın 26 Mart 1919 tarihli Halep’teki Ermeni tüccarların borçlarını erteleme kararı ile biraz iyileşti.

Faysal, ulusal azınlıklara karşı özel bir politika izledi ve Ermenileri desteklemeyi önemli noktalarından biri haline getirdi.  9 Mayıs 1919’da Şam’daki hükümet konağında yaptığı resmi açıklamada tutumunu yeniden teyit etti. Faysal ve yandaşlarının desteğinin yanı sıra, ulusal, hayırsever ve misyoner kuruluşların faaliyetleri sayesinde sürgündeki Ermenilerin durumunun iyileştirilmesi de sağlanmıştır. Bu süreçte mevcut yetim toplama komiteleri yeniden organize edilir, yeraltı faaliyetinden çıkarak daha odaklı ve verimli çalışmaya başlayan yenileri oluşturulur.

Faysal’ın hükümdarlığı yıllarında sürgündeki Ermeniler sosyal olarak sağlamlaşmaya, ülkenin sosyo-ekonomik hayatına entegre olmaya çalıştılar. Yüzyılın başında Suriye’de ortaya çıkan Ermeni sürgünler, siyasi, dini, dilsel ve diğer engellere rağmen Suriye Arapları ile işbirliği yaparak yerel Ermeni topluluğunu yavaş yavaş şekillendirebilirler.

Narine Margaryan