
Arevi-Alevilerin tepkisine rağmen, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulduğu duyurulan Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nın Ankara’daki binası açıldı. Arevi-Aleviler, “Bu ihanet kapısından içeri giren, kapımızın önünden geçmesin” diyerek duruma tepki gösterdi.
Arevi-Alevi toplumu ve örgütlerinin rızası alınmadan atılan bu adımlar büyük tepki ile karşılandı ve Arevi-Aleviler, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulduğu duyurulan Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na karşı ülkenin birçok yerinde alanlara çıkarak, “Eşit yurttaşlık talebimizden vazgeçmiyoruz” mesajı vermeyi sürdürüyor.
Arevi-Alevisiz, Bektaşisiz bir temsiliyetin yanı sıra, Arevi-Aleviliği inanç, Cemevini de ibadethane olarak kabul etmeyen ve siyasal İslamcı AKP kadrolarının atanmasıyla, tümüyle asimilasyon ve siyasi istismar amacıyla kurulan Arevi-Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlık binası bugün açıldı. Asimilasyon ve siyasi sömürü amacı güden bu hareket, Arevi-Alevileri İslam’ın kanunlarına uymaya zorlamaktadır. Arevi-Alevi toplumu ve örgütleri bu yapının derhal iptal edilmesini talep ediyor ve siyasal İslamcı dayatmalara HAYIR diyor, inançlarının devletleşmesine HAYIR diyor, sadece herkes için laiklik, demokrasi, evrensel insan haklarına dayalı inanç özgürlüğüne EVET diyor.
Batı Ermenistan hükümeti, kendi topraklarında yaşayan ve Ermeni halkına olan etnik aidiyetlerini çok iyi bilen Arevi-Alevilerle yıllardır yakın ilişkiler içindedir. Bunu bildikten sonra onlara karşı asimilasyon politikası yürütmek mümkün değil. Türk yetkililer, Dersim katliamlarının gerçekleştiği 1936 yılından beri bunun çok iyi farkındalar ve attıkları bu adımla etnik siyaset alanındaki acziyetlerini ve yenilgilerini bir kez daha ispatlıyorlar.
Batı Ermenistan hükümeti, kendi topraklarında yaşayan yerlilerin sorunlarını sürekli olarak takip etmekte ve bu konuyu Batı Ermenistan Cumhuriyeti Devlet Başkanı Armenak Abrahamyan ile Dışişleri Bakanı Lydia Margosyan aracılığıyla BM kürsüsünden gündeme getirmektedir. Bu konu, BM Yerli Halklar Komisyonu’nun yaklaşan oturumunda tartışılacaktır.
“TC Ülkesi Normalin N’sine, Demokrasinin D’sine Muhtaç ”