
Batı Ermenistan hiçbir zaman hayırseverlerden yoksun kalmadı. Aleksander Mantaşyants, Mikayel Aramyants, Boğos Nubar Paşa dünyaca ünlü isimlerdir …
Büyük bir hayırseverin ölümünden sonra bir kural olarak işine devam edilmediği durumlarda ki, Boğos Nubar hakkında durum farklıdır: Kurduğu “Ermeni Genel Hayırseverler Birliği” aslında Ermeni hayırseverliğin ilk mabedi oldu.
Boğos Nubar Paşa, büyük hayırsever olmanın yanı sıra aynı zamanda bir mucit, iş adamı ve diplomattı… ama kökenlerinden başlayalım.
Nubaryan ailesi Artsakh kökenlidir. Boğos Nubar’ın büyükbabası Mıkrtiç Melikyan bir tüccardı. Zengin bir insandı ve oğlu Nubar Nubaryan’ı (1825-1899) Avrupa’da okuttu. Nubar, İsviçre’de okula gitti. Sınıf arkadaşı, Fransa’nın gelecekteki imparatoru olan 3. Napolyon’du
Büyük servet biriktiren ve resmi kademelerde yükselen Nubar Nubaryan, daha sonra Mısır Başbakanı oldu. Yüksek bir sosyal konuma ulaşan Nubar Nubaryan, kökenini unutmadı ve inkar etmedi. Hayatının sonunda şunu itiraf etti: “Hayatımı Mısır’a adadım ama yabancı bir ülkedeki faaliyetlerim bana Ermeni olduğumu asla unutturmadı. Irkım için sadece iki veya üç şey yaptım ama hayatımdaki en önemli şeyler onlardı.”
Oğlu, babasının değerli bir halefi oldu…
Boğos Nubar, 2 Ağustos 1846’da Konstantinopolis’te doğdu.

Boğos Nubar da Avrupa’da eğitim gördü. Önce İsviçre’de, ardından Central School of Paris’te mühendislik eğitimi aldı. Mesleki yeterlilik kazanan Boğos Nubar, önce Fransa’da maden şirketlerinde mühendis olarak, ardından demiryollarında çalıştı ve bazı yeniliklerini orada uyguladı.
Ondan sonra Boğos Nubar Mısır’a taşındı ve babasının yüksek konumu sayesinde orada sorumlu pozisyonlarda bulundu. Önce Mısır Demiryolları’nın Genel Müdürü, ardından İskenderiye’deki İngiliz Tarım Şirketi’nin Müdürüydü.
Ancak Boğos Nubar’ın çalışma alanı bununla sınırlı kalmıyor: Tarım dışında inşaat, ulaşım, su temini vb. ile meşgul oluyor. O, Mısır’daki birkaç büyük şirketlerin kurucusu ve başkanıydı.
Ne yazık ki, Boğos Nubar’ın aynı zamanda bir mucit olduğunu çok az kişi biliyor. 1900’de, yarattığı mekanik pulluk (traktör) için Paris Uluslararası Fuarı’nda Altın Madalya Ödülü ve Fransa’nın en yüksek Onursal Lejyon Şövalye Haçı ile ödüllendirildi. Büyük Ermeni daha sonra icatlarından dolayı birçok Avrupa ödülü kazandı. Bilhassa 1906 yılında Milano sergisinde altın madalya kazanmış, farklı yıllarda Mısır ve Belçika hükümetlerinden devlet ödülleri almıştır.

Boğos Nubar, siyaset bilimci olmasının yanı sıra büyük bir hayırsever olarak da biliniyor. Hayır kurumlarının tamamını listelemek imkansız ama kısaca birkaçını listelemeye çalışalım.
1904’te Boğos Nubar, katliamlardan etkilenen Daron halkına 300 altın tahsis etti. Aleksandret Yoksullara Yardım komitesi’ne her yıl 100 altın verirdi, her yıl aynı miktarda altın “Arev” gazetesine verirdi. Eçmiadzin Katolikosluğu’na 1.000 ruble, Kahire’deki Galustyan Koleji’nin inşası için 16.000 pound verdi. 1909’da Adana pogromlarının kurbanlarına 20.000 altın, Heliopolis’teki Nubaryan Koleji’ne 4.000 altın tahsis etti ve Brüksel’de “Ermeni Öğrenci Nubaryan Vakfı”nı kurarak 26.000 altın verdi.
Kıbrıs’ta Melkonyan eğitim kurumunu kurdu, 1926 Gümrü depreminin kurbanlarına önemli yardımlarda bulundu, Paris’te Nubaryan Kütüphanesini açtı. Oxford Üniversitesi’nde Ermeni Çalışmaları Kürsüsünü 4.000 altın yatırımla kurdu. 1930’da eşinin ölümünden sonra Yerevan’daki “Mari Nubar” Göz Hastanesi’nin inşası için 15.000 altın bağışladı…
1906’da Ermeni aydın Yervand Ağaton’un önerisiyle Boğos Nubar, “Ermeni Genel Hayırseverler Birliği”ni kurdu. Bunun sadece başarılı bir girişim olduğunu söylemek, AGBU hakkında hiçbir şey söylememek demektir. Aslında Ermeni realitesinin gelmiş geçmiş en iyi milliyetçi yapısıdır. Ermeni gerçekliğinde hayırseverliğin binlerce yıllık bir tarihi vardır. Boğos Nubar’ın bu girişiminin amacı, tüm Ermeni sorunları çözmektir. Ermeni Hayırseverler Genel Birliği’nin Ermeni realitesindeki ilk bütünsel kapsayıcı Ermeni yapısı olduğunu da belirtmek gerekir.
1914’ten itibaren Boğos Nubar, ailesiyle birlikte Paris’e yerleşti.
Boğos Nubar, yaptığı girişimlerle Ermeni halkı için o kadar değerliydi ki, sevgili halk onu Paşa adıyla onurlandırdı.
Aynı zamanda sevilen bir kocaydı. Boğos Nubar’ın eşi, Konstantinopolis-İstanbul’un ünlü Ermeni Dadyan ailesinden Marie Nubar’dı. Hayır işlerinde kocasından geri kalmayan, yumuşak huylu ve şefkatli bir insandı. Çağdaşları, Mari Nubar’ın hayırseverliği hakkında birçok gelenek ve hikaye aktardılar. Boğos Nubar ve Mari birbirlerini sonsuz bir aşkla sevdiler. Birbirini sonsuz seven çiftler hakkında samimi ve şefkatli duyguların özetlendiği güzel aşk hikayeleriyle ilgili yazışmalar korunmuştur.
Ermeni milleti için en şanslı dönemde Boğos Nubar kendisini siyasi girdabın içine attı. Ermenistan ve Ermeni halkı için zor günlerdi. Soykırımdan ARMENOSİD’den sağ kurtulan Ermenilerin kalıntıları Doğu Ermenistan’a sığındı. Savaş, kıtlık, yıkım, salgın hastalıklar insanları biçti. Avrupa devletleri, Ermenilerin sorunlarını yalnızca ulusüstü çıkarları temelinde ele aldılar.

1912 yılında Tüm Ermeniler Katolikosu Gevorg Y. Surenyants’ın girişimiyle Batı Ermenistan’ın Ermenilerinin çıkarlarını korumak için bir Ulusal Delegasyon -siyasi temsil organı- kuruldu. Boğos Nubar, ulusal delegasyonun başkanı olarak atandı. Ve Nubar işe başladı. Birinci Dünya Paylaşım Savaşından önce ve sonra tüm uluslararası diplomatik meclislerde, Boğos Nubar başkanlığındaki Ulusal Delegasyon aktif olarak Ermenilerin çıkarlarını savundu…
Sovyet rejiminin kurulmasından sonra Boğos Nubar, Sovyet Ermenistan hükümetine yardım teklifinde bulundu. Yerevan yakınlarında yeni bir köy inşa etmeyi teklif etti ve bunun için 100 bin ABD doları sağladı. Minnettar insanlar, o bölgeye Nubaraşen adını verdiler ve 300.000 ABD doları daha topladılar. Ancak nankör Sovyet hükümeti, 1937’de köye Nubaraşen yerine Sovetaşen adını verdi. Genel olarak Boğos Nubar, koruyucusu Alexander Tamanyan’ın tüm programlarını ve girişimlerini desteklemeye istekliydi.
Büyük Hayırsever ve Büyük Ermeni 26 Temmuz 1930’da vefat etti.
Aşken Virabyan
gazeteci-analist westernarmeniatv