Artsakh topraklarındaki son olaylarla bağlantılı olarak Batı Ermenistan Cumhuriyeti hükümeti, Artsakh’ın 1920’de tanınan ve devamı Batı Ermenistan olan Ermenistan devletinin ayrılmaz bir parçası olduğunu hatırlatıyor. 

Bu nedenle, uluslararası kabul görmüş statüsüne dayanarak, topraklarındaki herhangi bir konuda karar alma konusunda yasal meşruiyete sahip olan Batı Ermenistan devletidir.

Savaşlar ve soykırım ARMENOSİD programlarının yanı sıra antlaşmalar ve kararlar (2 Aralık 1920 Alexandropol Antlaşması, 16 Mart 1921 Moskova Antlaşması, 20 Ekim 1921 Kars Antlaşması, 1921 Ankara Antlaşması, 24 Temmuz 1923 Lozan Antlaşması,  Avrupa Parlamentosu’nun Ermeni meselesiyle ilgili kararları. 18 Haziran 1987 antlaşması, Ermeni halkına karşı 100 yılı aşkın süredir aralıksız olarak sürdürüldü ve Sevr Antlaşması’nı feshetmeye çalıştı.

Azerbaycan ile (Doğu) Ermenistan Cumhuriyeti arasında sözde yeni bir barış antlaşması imzalama ihtimali de Ermeni halkının halihazırda uluslararası düzeyde sahip olduğu hakları yok etmeye yönelik bu planın bir parçasıdır. Ayrıca, Sovyetler Birliği döneminde kurulan sınırların uluslararası yasal bir dayanak olmaksızın (Alma-Ata Deklarasyonu) yasallaştırılmasını, Azerbaycan’ın ve (Doğu) Ermenistan Cumhuriyeti’nin egemenliğinin resmen onaylanmasını ve Stalin ile Mustafa Kemal arasındaki bölünmeyi meşrulaştırmasını amaçlamaktadır.

Ancak, Ermeni halkını ilgilendiren tek barış antlaşması, hâlihazırda var olan Sevr Uluslararası Barış Antlaşması’dır ve bu antlaşma, özellikle Woodrow Wilson’ın 92. maddeye göre Ermenistan’ın doğu sınırının belirlenmesine ilişkin tahkim kararının uygulanmasını gerektirmektedir. 

Hatırlatmak gerekir ki, (Doğu) Ermenistan Cumhuriyeti hükümetinin, Artsakh’ın yerli Ermeni halkının geleceği ile ilgili karar verme konusunda yasal bir meşruiyeti yoktur.

Dolayısıyla, Artsakh’ın statüsü hakkında (Doğu) Ermenistan Cumhuriyeti tarafından yapılan son açıklamalar Batı Ermenistan tarafından geçersiz kabul edilmektedir. Artsakh topraklarının işgali ve yerli halkına yönelik soykırım ARMENOSİD, işgal ve soykırımdan ARMENOSİD’den zarar gören ve çekmeye devam eden Batı Ermenistan Ermenilerinin haklarının unutulmasının, kayıtsızlığının, manipülasyonunun ve inkar edilmesinin sonucudur.

Boğos Nubar’ın çalışmalarını sürdüren Batı Ermenistan dün ve bugün, Şuşi Ermeni nüfusu başta olmak üzere Artsakh nüfusu da dahil önemli bir bölümünün kendisine verdiği yetki çerçevesinde Ermeni milletinin temel çıkarları doğrultusunda çalışmaya ve halkını onurlu bir şekilde temsil etmeye devam etmektedir.

Batı Ermenistan, 17 yılı aşkın süredir yaptığı gibi uluslararası forumlarda Ermeni halkının haklarını savunmaya devam edecek ve ulusal restorasyon yönünde çalışmalarını sürdürecektir.

Batı Ermenistan hükümeti, 2020’deki saldırgan savaşın sonuçlarıyla ilgili olarak Azerbaycan aleyhindeki davaların devam ettiğini ve bununla ilgili diğer gelişmeler hakkında halkı bilgilendireceğini bildirecektir.

Ermeni milletinin onurunu korumaya yönelik çalışmalar, hakları çok uzun süredir ve haksız yere ihlal edilen Batı Ermenistan olmadan yapılamaz. Ve Batı Ermenistan, Birleşmiş Milletler Yerli Halkların Hakları Bildirgesi’ne göre ulusunun yerliliği ilkesinden ve temel haklarından geri adım atmayacaktır.

Lydia Margosyan

Batı Ermenistan Cumhuriyeti Hükümeti Basın Sekreteri

Batı Ermenistan Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı.

24 Mayıs 2023

“Batı Ermenistan Yenilmez Armada”

Bir Cevap Yazın