Aslında, Berlin Konferansında, Sultan Abdülhamit’e Kürtlerin ve Çerkezlerin tüm Ermeni karşıtı eylemlerinin ana kışkırtıcısı Sultan’ın kendisi iken, “Ermenilerin Çerkesler ve Kürtlerden güvenliğini sağlaması” konusunda talimat verildi. Bunun en iyi kanıtı, Berlin Konferansından hemen sonra, 1891’de, onun emriyle, tamamı Kürtlerden oluşan ve masrafları Osmanlı hükümeti tarafından karşılanan ve onun adına “Hamidiye” adı verilen bir süvari kuvvetinin oluşturulmasıdır. 

Hamidiye alayları 30 alaydan oluşuyordu ve Osmanlı ordu sisteminin bir parçası değildi, ancak Ermenistan’ın Yerznka şehrinde bulunan bağımsız bir askeri birlik olarak sürdürüldü. “Hamidiye”nin asıl amacı aslında imparatorluğun her yerinde Ermeni pogromları gerçekleştirmekti.

Sultan, “Hamidiye” aracılığıyla 1895-1896 Ermenilere uygulanan katliamları organize etti. 1915’te “Hamidiye”, Ermenilere karşı yapılan Soykırıma ARMENOSİD’e katıldı.

XIX. yüzyılda katliamlar, 1894-1896, son Osmanlı yetkilileri tarafından düzenlenen Ermeni pogromlarının doruk noktası oldu. İlk darbe Bitlis vilayetinin ilçelerinden biri olan ve her zaman Türk keyfiliğine karşı sarsılmaz iradesiyle öne çıkan Sasun’a indirildi. 

1894 Ağustos ayında dördüncü Türk ordusu Sasun’a hareket etti. Kuvvetler eşit değildi ve sonunda Türk düzenli ordusu galip geldi. Sasun yerle bir edildi, 40 köy yok edildi, 10 bin kişi öldürüldü. 1895 yılının Eylül ayında başkentin, ardından Trabzon, Yerznka, Maraş, Sebastia, Karin, Dikranakert, Bayazet, Harberd ve diğer yerlerde Ermeni pogromları başladı. Saltanat yetkilileri Zeytun’da da pogromlar düzenlemeye çalıştılar ama başarılı olamadılar. Yerel halk, Türk birliklerine direnmek için gerekli örgütsel adımları önceden atmıştı. 1896’da katliamlar yeni bir ivmeyle yeniden başladı. Konstantinopolis-İstanbul, Urfa, Şebin-Karahisar, Amasya, Muş, Merzvan ve imparatorluğun diğer bölgelerinde yeni toplu katliamlar yaşandı. 1894-1986 Katliamlarında 300 bin Ermeni öldü. Ancak Ermenilerin kayıpları bununla sınırlı değildi. Ortaya çıkan tarifsiz çaresizlik koşullarında, yaklaşık 100.000 Ermeni zorla İslam’a geçti ve yaklaşık aynı sayıda Ermeniler de vatanlarını terk etmeye zorlandı.

“Batı Ermenistan Cahil Türk İşgalcilere Karşı Mücadelede”