1- 26 Eylül 2020, Aramayis Hayrapetyan’ın 28. doğum günüydü, Aramayis aynı gün nişanlandı ve 27 Eylül sabahı Artsakh’a doğru yola çıkmak için çantasını hazırladı. Doktor, Yüzbaşı Aramayis Hayrapetyan, 44 gün süren savaşın 42. gününde yaralı askere yardıma giderken mayın patlaması sonucu hayatını kaybetti.
Aramayis, ailesine savaştan sonra geri dönüp yarım kalan nişan kutlamasına devam etme sözü vermişti. Aile üyelerine güvenli bir yerde olacağına, tehlikede olmayacağına dair güvence verdi. Aramayis, Ağustos 2020’de Martuni kentinde askeri doktor olarak görevini tamamlayarak Doğu Ermenistan Cumhuriyeti’ne döndü. O ihtisas eğitimine devam edecek, Muratsan adlı hastanede kulak burun boğaz uzmanı olarak çalışacaktı.
Savaş başladığında üniversite onun ve 3 arkadaşının Artsakh’a gitmesine izin vermedi çünkü askerliklerini yeni bitirmişti. Aramayis, Savunma Bakanlığı’na başvuruda bulunarak eski görevine yeniden atanmasını istedi. 1 Ekim’de ikinci savunma bölgesine (Martuni 2) doğru yola çıktı.
Aramayis küçük yaşlardan itibaren doktor olmaya karar verdi. 2008 yılında Heratsi Tıp Üniversitesi Genel Tıp Fakültesi’ne kabul edildi. Daha sonra askeri doktor olarak çalışmalarına devam etti. Stajını tamamladıktan sonra Şuşi’de görev yaptı, ardından önce sağlık ocağı yöneticisi, ardından sağlık hizmetleri şefi olarak 2. savunma bölgesine transfer edildi. Aramayis’in ailesi Kotayk bölgesinin Zovuni köyünde yaşıyor. Aramayis, askerlikten döndükten sonra evin girişi ve mutfağında tadilat yaptı. Aramayis evin en küçük çocuğuydu, kız kardeşinden sadece 11 ay küçüktü ve her zaman kız kardeşi onunla ilgilendi. Kardeşi, şaka olarak onun evlendiğini ve askeri üniformasını karısının ütüleyeceğini söylerdi. Savaş sırasında Aramayis her gün arayıp nişanlısı ve aile üyeleriyle konuşurdu, onlardan haberlerde ne söylendiğini öğrenmek istiyordu. Bir gün annesini aramış ve ağlamaya başlamış. Aile üyeleri şöyle anlattı: “Beraber gittiği 3 doktordan biri olan en yakın arkadaşı Dr. Harutyun Çobanyan şehit düşmüştü. Yaralıyı hastaneye kaldırmak için çağırdılar, yaralının yüzü örtülmüştü ama Aramayis arkadaşını elindeki yüzükten tanımış.”
Stepanakert hastanesinde Tıp Üniversitesi’nin birçok öğrencisi Aramayis’le görüştü. Onlardan biri olan Diana Sayiyan daha sonra Aramayis’in ailesini ziyaret etti ve onlara Aramayis’in omurilik disklerinin hasar gördüğünü söyledi ancak kendisi korse giyerek yaralılara yardım etmeye devam etmiş. 28 Ekim’de insansız hava aracı, Aramayis ve yaralıların bulunduğu ambulansı vurdu. Aramayis arabadan atlamayı başardı, omurilik diskleri hasar gördü. Yaralı olduğunu aile bireylerine söylemedi ancak evine dönme ihtimalinin olduğunu söyledi. 8 Kasım sabahı Aramayis annesini aradı ve Şuşi’nin “teslim edildiğini” söyledi. Bu anne ve oğul arasındaki son konuşma oldu. Aramayis Hayrapetyan, Martuni kentinin kuzeydoğusunda yaralılara yardıma giderken şehit düştü. Ambulans mayın üzerinde patladı ve ambulansın şoförü Daniel Avetisyan da hayatını kaybetti. 8 Kasım’da Aramayis, Üniversite hocası olan Dr. Davit Ghazaryan’la birlikte yaralıların yardımına gidecekti, ancak o sırada Ghazaryan’ın kurşun geçirmez yeleği yoktu ve Aramayis ondan kalmasını istedi.
Dr. Davit Ghazaryan şöyle anlatıyor: “Arabalar sürekli çalışıyordu, yaralıları taşıyorduk, 10 dakikalık bir mola olunca yiyecek ve diğer malzemeleri getirmeye gittik. Ben kurşun geçirmez yelek ve şapka almadan alelacele çıktım ama yolda telefon geldi, geri gelin dediler, biz geri döndük. Aramayıs de başka bir doktorla birlikte sivil araçtaydı. Haydi gidelim dedim ama kurşun geçirmez yeleğim ve şapkam olmadığını görünce “Davit Bey, sen kal, ben gideceğim” dedi.”
8 Kasım akşamı Hayrapetyanların evini tek tek ziyaret eden yakınları, Aramayis’in yaralandığını söylediler ancak arkadaşlar telefonlarına cevap vermedi. Aile bireyleri Aramayis Hayrapetyan’ı Zovuni mezarlığına defnetti. Aramayis Hayrapetyan, ölümünden sonra “Cesaret İçin” madalyası ve 1. derece “Savaş Haçı” nişanı ile onurlandırıldı.
“Batı Ermenistan Şehitleri Ölümsüzdür”