Ekim 2023’te Bakü başkanı İlham Aliyev’in resmi internet sitesinde, Toğ köyünün tarihi bölgesinin “Tuğ” devlet tarihi-mimari ve doğa rezervi olarak ilan edilmesi emri yayınlandı. Rezervin oluşturulmasına “temel” olarak “Tuğ, Azerbaycan halkının tarihi geçmişini gösteren tarihi yerleşim yerlerinden biridir” deniliyor. Burada bulunan anıtlar Kafkas Ağvanklarının kadim mirasına gönderme yapmaktadır. Kararda, teknik konularda rezervin oluşturulması, yönetim sistemi ve rezerv sınırlarının belirlenmesi için iki aylık süre verildiği belirtiliyor. 

2020 yılındaki 44 gün süren savaş sonucunda Bakü, Artsakh’ın Hadrut bölgesinin tamamını işgal etti. Yüzlerce farklı anıtla Hadrut bölgesinin tarihi yerleşimleri Bakü’nün kontrolü altına girdi: kaleler ve hisarlar, kiliseler, manastırlar, şapeller, halk tapınakları, tarihi köyler, antik alanlar.

Hadrut bölgesi, antik yerleşim yerleri ve anıtlarıyla Ermeni kimliğinin en önemli merkezlerinden biri olup Toğ, Dizak iktidarları ve meliklerin güç ve zenginliğinin merkezi ve Artsakh’ın tarihi, siyasi, kültürel merkezlerinden biridir. Bölgenin işgal edilmesinden sonra resmi Azerbaycan öncelikle Hadrut bölgesini gasp etmeye başladı. Sözde Udik topluluğunun temsilcilerinin Toğ’a ziyaretlerini organize ettiler ardından da Hadrut, Tsakuri bölgelerindeki ve  Artsakh’ın Ermeni mirasının tamamının Ağvank-Udik olduğu, Toğ’un ise eski bir Ağvank-Udik, Azeri yerleşimi olduğu ilan edildi.

Tarihi Hadrut bölgesinin işgalinde kendi aktif bir rolü bulunan Bakü cumhurbaşkanı, Artsakh’ın işgal altındaki bölgeleri aile üyeleriyle birlikte Hadrut’un Toğ yerleşimine geniş yer verdi.

Bu ziyaretlerden birinde İlham Aliyev, eşi ve aile üyeleriyle birlikte işgal altındaki Tsakuri köyünü de ziyaret etmiş, buradaki kilisede tüm anıtların Ermeni değil Ağvank olduğunu, üzerlerindeki Ermeni yazı ve haçlarının sahte olduğunu ve Azeri tarafının o anıtların orijinal, tarihi görünüme getireceğini ifade etti.

Aynı Toğ köyünün bölgesinde bulunan kiliseler, şapeller, Melik sarayları, pınarlar ve evlerin üzerinde farklı yüzyıllarda yazılmış çok sayıda Ermenice yazıt bulunmaktadır ve cumhurbaşkanının bu tür açıklamaları bunların kaderini önceden belirlemektedir. Rezervin oluşturulmasındaki amacın tarihi Ermeni geçmişini ortadan kaldırmak ve o bölgedeki kültürel mirası değiştirmek olduğu açıktır.

Azerbaycan tarafı, Ermeni mirasını Ağvank ya da Udik olarak ilan ederek ve ona el koyarak açıkça kültürel soykırım yapmaktadır. UNESCO’nun “Dünya Kültürel ve Doğal Mirası” Sözleşmesinden, 1994 yılındaki Japonya’da kabul edilen Nara özgünlük belgesinden yola çıkarak, Ermeni kültürel mirası böylece asıl değerini yitiriyor, özgünlük ve bütünlük özelliklerinden yoksun kalıyor.   

Bundan başka, 1954 yılındaki “Silahlı Çatışma Halinde Kültür Varlıklarının Korunmasına Dair” Sözleşmesi’nin 4. maddesi ve 1999 tarihli İkinci Protokol’ün 9. maddesine göre, kültürel varlığın her türlü dönüşümü ve kullanım biçimindeki herhangi bir değişiklik, kültürel varlığın gizlenmesi veya yok edilmesi amacıyla, tarihi veya bilimsel kanıtların kullanılması yasaktır.

“Batı Ermenistan Barbar Türk İstilacılara Karşı Mücadelede”