Son dönemde Bakü’de farklı şekillerde kültürel soykırım yapılıyor. Bunlardan biri basitçe ilkel barbarlıktır. Anıtlarımız, kiliselerimiz, mezar taşlarımız, diğer kültürel anıtlarımız yok ediliyor, ikinci olarak bu kültürel anıtlar Ermenilikten arındırılmaya çalışılıyor. Bu soykırımdır.

Bakü’de bazı “Ağvank kiliseleri” tezini öne sürüyorlar, bu da bu kiliseleri, örneğin Dadivank’ı, kolayca yıkamayacakları zaman yapılıyor. Bakü’nün vasiyeti olsaydı uzun zaman önce yıkılırdı. Ama yapamadıkları için kültürel anıtların Ermeniliğini ortadan kaldırmaya, onları Ermeni olmayan kültür anıtlarına dönüştürmeye çalışıyorlar. Nasıl oluyor da Azerbaycanlıların kontrolüne giren Ermeni kilise ve manastırları bir anda “Ağvank” oluyor ve eski Ağvank’ın kalıntıları olsalar bile bunların Azerbaycan ve Azeri kültürüyle ne ilgisi var? Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, aya ilk ayak basanların Türkler olduğunu açıkladığında da aynı şey oldu. Şimdi ne diyeceğiz? Azerbaycan ulusu 1936’da resmen kurulduğunda Sümerler de “Azeriler” olarak temsil ediliyordu.

Artsakh’ı işgal ettikten sonra Bakü yetkililerinin, Azerbaycan ordusunun kontrolüne geçen Artsakh topraklarındaki tarihi ve kültürel mirası yok etmek ve genel olarak tarihi Artsakh’taki Ermeni izlerini ortadan kaldırmak için tutarlı adımlar attığını kanıtlayalım. Son bir buçuk yılda, Şuşi’deki Ghazançetsots katedralinden başlayarak diğer çeşitli kutsal alan ve anıtlara kadar birçok kilisenin, manastırın, tarihi ve kültürel anıtları tamamen tahrip edildi veya saygısızlığa uğratıldı, çarpıtıldı. Bu kültürel suçların ve vandalizm vakalarının birçoğu Western Armenia Tv‘nin internet sitesinde belgeleniyor.

“Kafkas Albanyası” olarak da adlandırılan Ağvank’ın, Büyük Hayk’a komşu olan ve bu günkü Bakü topraklarının bir kısmını işgal eden Kafkasya’nın eski devletlerinden biri olduğunu belirtmek gerekir. 10.-11. yüzyıllar Hıristiyanlığın bölgede yayılmasından sonra bu ülkede yaşayan halklar, havarisel Hıristiyan olmuşlar ve Ermeni Apostolik Kilisesi ile yakın ilişkiler içinde olmuşlardır. Çünkü özellikle Selçuklu-Türk ve Tatar-Moğol istilalarından sonra Ağvank yavaş yavaş dağılmış ve sadece bir devlet olarak değil, aynı zamanda tarihi-coğrafi bir birim olarak da varlığı sona ermiştir. Ağvank’ın tarihi, Ermenistan da dahil olmak üzere bölgede en az çalışılan konulardan biridir. Bunların sadece 1918’le ne ilgisi var? Azerbaycan Cumhuriyeti’nin ve Ağvan ve Ağvan mirasına sahip modern Azerbaycanlıların nasıl yaratıldığı, objektif ve tarafsız tarih yazımı açısından net değildir, çünkü ne halkın dinini, ne de Ağvan’dan ülkelerinin adını miras almışlardır.

“Batı Ermenistan Barbar Türk İstilacılarına Karşı Mücadele”