
9 Kasım 2020’deki üçlü deklarasyondan üç yıl sonra ne Artsakh’ta ne de Doğu Ermenistan’da barış yok, yeni insan ve toprak kayıpları yaşanıyor.
Üç yıl önce bu gün, Doğu Ermenistan ve Bakü, Rusya’nın arabuluculuğuyla düşmanlıkları ve işgal edilen mevzileri durdurmayı üstlenmiş olsa da, son üç yılda Bakü, Doğu Ermenistan’ın 130 kilometrekarelik kısmını ve Artsakh’ın tamamını işgal etti.
Bugün Azerbaycan ordusu Cermuk’a 11 kilometre yerine 4,5 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Cermuk sakinlerine göre Azerbaycan askerleri şehrin sokaklarında kalmaya devam ediyor ve yalın gözle bile fark ediliyor.
Azerbaycanlılar Syunik bölgesinin Nerkin Hand yönünde 1-2 kilometre ilerlediler ve yerel halkın ifadesine göre mevzilerin çoğunu işgal ettiler. Bugün bu sınır köyü içme suyundan ve hayvancılık yapma imkanından yoksundur. Çocuklar ve kadınlar köyü terk etti. Silahlı Kuvvetler Genelkurmay Başkanlığı’na göre, Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri Geğarkunik bölgesinin Şorja yönünde konumsal avantajlar elde etti.
Üç yıl önce varılan anlaşmalara göre Rus barış güçleri 2025 yılına kadar Artsakh’ta kalacak. Bundan sonra ne olacak, her şey Rusya’ya bağlı. Eğer 2025’te Moskova, Bakü’nün kendi gündemini dayatabileceği ve barış güçlerinin görev süresinin uzatılmasına izin vermeyecek kadar zayıflaması halinde, bu durum yeni gerilimlere yol açacaktır.
9 Kasım açıklamasında mültecilerin dönüşünden bahsediliyor. Bakü başkanı, 1988’den önce Artsakh’ta yaşayan ve mülteci olan herkesin Artsakh’a dönme hakkına sahip olacağını duyurdu. Şimdi şu soru ortaya çıkıyor: Doğu Ermenistan’da bu statüyü elde edemezlerse Artsakh halkının geri dönememesi çok muhtemel.
Savaş suçları, Ermenilerle Azerilerin hâlâ aynı yerde yaşamaya hazır olmadıklarını gösterdi; bu durumda Artsakh, “de jure” yerli Ermeni toprağıdır ve Ermenilerin evlerine dönme hakları vardır.
“Batı Ermenistan Barbar Türk İstilacılarına Karşı Mücadelede”