KILIKYA – Türkiye ile Demokratik Suriye Güçleri arasında “arabuluculuk yapmak istediğini” söyleyen Fransa Cumhurbaşkanı Macron’a tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kimsenin haddine değil” dedi. Erdoğan ayrıca “Hiçbir terör eyleminden şikayetçi olma hakları kalmamıştır” diyerek Fransa’yı ‘uyardı’.
Partisinin İl Başkanları Toplantısı’nda konuşan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Paris’te Kuzey Suriye heyeti ile bir araya gelen ve Türkiye ile Demokratik Suriye Güçleri (DSG) arasında “arabuluculuk yapmak istediğini” belirten Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a tepki gösterdi.
İlkin Minbiç konusuna dair açıklamalarda bulunan Erdoğan, kendilerine eski ABD Başkanı Barack Obama döneminden bugüne dek sözler verildiğini belirterek, “YPG/PYD’yi Fırat’ın doğusuna göndereceğiz sözü… Münbiç dahil diğer bölgelerdeki terörist unsurlara yönelik planlamalarımız sürüyor” diye konuştu.
Erdoğan konuşmasının devamında ise Fransa Cumhurbaşkanı Macron’u hedef aldı.
“Son dönemde Fransa’nın yanlış bulduğumuz tavrından üzüntü duyuyoruz” diyen Erdoğan, geçen hafta Macron ile yaptığı görüşmeyi hatırlatarak, “Baktım garip garip şeyler söylüyor. Biraz frekansı yüksek oldu ama söylemek zorunda kaldık” dedi.
Macron’un görüştüğü Kuzey Suriye heyeti için “terörist” diyen Erdoğan, Macron’un ‘arabuluculuk’ teklifine şu sözlerle tepki gösterdi:
“Bizde bir söz varya gelin güvey olmak filan. Sana böyle bir görevi kim verdi? Türkiye ile SDG arasında arabulucu olabiliriz lafı haddini ve boyunu aşan bir beyandır. Türkiye’nin arabulucuya ihtiyacı yok. Türkiye’nin ne zamandan beri terör örgütleriyle masaya oturmak gibi bir sorunu var? Nereden çıkardınız bunu? Türkiye terör örgütleriyle mücadelesini Afrin’de olduğu gibi yapar.
Bu tavrından sonra Fransa’nın hiçbir terör örgütünden, hiçbir teröristten, hiçbir terör eyleminden şikayetçi olma hakkı kalmamıştır. Ortaya çıkacak sorunların hesabını Fransa’ya vermenin hazırlığında olmalılar. Bizim bu konuda şakamızın olmadığını anlamaları için daha ne söylememiz gerekiyor. Şimdi evlerine dönen profesyonel teröristlerle ne yapacaklarını kara kara düşünüyorlar. PYD konusunda yaşayacakları durum da farklı değil. Teröristler Fransa’nın bu politikasından aldıkları cesaretle oraya doluştuklarında ümit ediyoruz ki bizden yardım istemeye kalkmazlar.”
Elysée Sarayı’ndaki görüşme ve Macron’un açıklaması
Fransa Cumhurbaşkanı Macron, dün (29 Mart) Kuzey Suriye ve Rojava yönetimini temsilen bir heyet ile Paris’teki Elysée Sarayı’nda bir araya gelmişti.
DSG’den (DSG) bir temsilcinin de yer aldığı görüşme sonrası açıklama yapan Macron, “Suriye’nin Kuzeyi’nin istikrara kavuşması için çalışacaklarını” belirterek, “SDG ve Türkiye arasında arabulucu rolü oynamak istiyorum” demişti.
KİLİKYA’DA ERMENİLERE YAPILAN KATLİAM KONUSUNDA RAPOR
Amiral De Robek (Konstantinopolis)
7 Mart 1920
7 Mart 1920 Saat: 16:20
8 Mart 1920 Saat: 17:45
No.200. (R).
Aşağıdakiler A. Kennedy’nin isteği üzerine, Bay Williams için.
Mektup başlıyor,
No. 5. Mareşalin haberlerine onay. Bölgede 18 bin insan katledildi. Şehir yakıldı, gıda malzemesi yok ve henüz özgürleşmedi. 2000 göçmen Adana’ya ulaştı. 13 bin kadın ve çocuk kar fırtınası yüzünden yolda öldüler. Maraş’ta daha 8.000 Ermeni var ve bunların çoğu da yaralı. Zeytun izole edilmiş durumda. Adana ve Tarsus için acil bir tehlike yok, ama tedirgin ve düzensiz, güvenlik açısından genel bir güvensizlik var.
Hatırlatma: 4 Ağustos 1920 tarihinde Fransa’nın desteğiyle Adana’da bağımsız bir Kilikya Cumhuriyeti kuruldu. Fakat 20 Ekim 1921 tarihinde Fransa ile Kemalist Türkiye arasında imzalanan Ankara antlaşmasıyla Kilikya halkının hakları ayaklar altına alındı. Bu antlaşmayla Fransızlar, 5 Ocak 1922 tarihinde Adana vilayetini Türklere teslim ederek uzaklaştılar. Yeni katliamların tehdidi altında 150 bin Kilikya Ermenisi yerlerinden edilerek Suriye, Lübnan, Yunanistan ve diğer yerlere tekrardan sürüldüler.