KILIKYA – Antep’te Türkiye’nin gözetiminde toplanan “Afrin Kurtuluş Kongresi” isimli grubun sözcüsü, bir yerel meclis oluşturduklarını belirterek, bunun koordinasyonunun Hatay Valiliği tarafından üstlenileceği bilgisini verdi. Sözcü, Afrin için Türkiye’den bir vali belirleneceğini belirterek de “Afrin, Antakya’ya ait olacak” dedi.
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) destekli Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) iki ayın ardından girdiği Afrin’e ilişkin Türkiye’nin öngördüğü ‘yol haritası’nın detayları ortaya çıktı.
DW Türkçe’nin haberine göre Türkiye’nin Afrin kent merkezinde kontrolün sağlandığını duyurduğu gün (18 Mart), Antep’te Türkiye’nin gözetiminde bir toplantı düzenlenmişti.
“Afrin Kurtuluş Kongresi” adı verilen grup, söz konusu toplantıda beş yedek üyeyle birlikte 35 kişilik bir meclis oluşturmuştu.

Listeler Valilik ve Dışişleri Bakanlığı’na bildirildi

Kongre sözcüsü Hasan Şindi, meclis üyelerinin 24 Kürt, sekiz Arap, bir Alevi, bir Ezidi ve bir Türkmen’den oluştuğunu belirtirken, seçilen isimlerin listesini Hatay Valiliği’ne ve Türkiye Dışişleri Bakanlığı’na verdiklerini söyledi.
Şindi, durumun bir hafta ya da 10 gün içinde netleşeceğini, ardından da ‘yerel meclisin üyeleri’nin Afrin’e gideceğini ifade etti.
Şu an için koordinasyonu Antep’ten yürüttüklerini belirten Şindi, Afrin’in yönetiminde koordinasyon görevini ise Hatay Valiliği’nin üstleneceği bilgisini verdi. Ayrıca Şindi’ye göre yine Türkiye’nin atayacağı bir vali yardımcısı, Afrin’de vali gibi hareket ederek koordinasyonu sağlayacak.

“Afrin, Antakya’ya ait olacak”

Şindi, “Afrin için bir vali belirlenecek. Ama bu valinin kim olacağını bilmiyoruz. Hâlâ tam net değil. Ama Türkiye’den biri olacak ve hükümet belirleyecek. Kaymakam da olacak. Yine Türkiye’den” ifadesini kullandı.
“Afrin, Antakya’ya ait olacak” diyen Şindi, Hatay Valisi ile “Afrin Valisi”nin koordinasyon içinde olacağını sözlerine ekledi.
Türkiye’nin Afrin’de vali yardımcıları üzerinden yürütmeyi planladığı yönetim şekli daha önce Fırat Kalkanı adı verilen harekat ile Cerablus, El Bab, Azez ve Mare gibi bölgelerde de hayata geçirilmişti.

Ne olmuştu?

Türkiye, ÖSO gruplarıyla birlikte 20 Ocak’ta başlattığı ‘Zeytin Dalı’ adı verilen harekat ile Afrin’e saldırmış, kente iki ayın sonunda girebilmişti.
Operasyon süresince Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere hükümet yetkilileri sık sık “Afrin’i asıl sahiplerine teslim edeceğiz” ifadesini kullanmıştı. Kimi uzmanlar ise bu sözler karşısında “etnik temizlik” uyarısı yapmıştı.
Türkiye ve ÖSO gruplarının 18 Mart’ta Afrin merkezine girmesiyle yüz binlerce Afrinli yerinden edilmiş, kente giren ÖSO grupları evini terk eden Afrinlilerin evlerini ve iş yerlerini yağmalamıştı.

KİLİKYA’DA ERMENİLERE YAPILAN KATLİAM KONUSUNDA RAPOR
Amiral De Robek (Konstantinopolis)
7 Mart 1920
7 Mart 1920 Saat: 16:20
8 Mart 1920 Saat: 17:45
No.200. (R).
Aşağıdakiler A. Kennedy’nin isteği üzerine, Bay Williams için.
Mektup başlıyor,
No. 5. Mareşalin haberlerine onay. Bölgede 18 bin insan katledildi. Şehir yakıldı, gıda malzemesi yok ve henüz özgürleşmedi. 2000 göçmen Adana’ya ulaştı. 13 bin kadın ve çocuk kar fırtınası yüzünden yolda öldüler. Maraş’ta daha 8.000 Ermeni var ve bunların çoğu da yaralı. Zeytun izole edilmiş durumda. Adana ve Tarsus için acil bir tehlike yok, ama tedirgin ve düzensiz, güvenlik açısından genel bir güvensizlik var.

Hatırlatma: 4 Ağustos 1920 tarihinde Fransa’nın desteğiyle Adana’da bağımsız bir Kilikya Cumhuriyeti kuruldu. Fakat 20 Ekim 1921 tarihinde Fransa ile Kemalist Türkiye arasında imzalanan Ankara antlaşmasıyla Kilikya halkının hakları ayaklar altına alındı. Bu antlaşmayla Fransızlar, 5 Ocak 1922 tarihinde Adana vilayetini Türklere teslim ederek uzaklaştılar. Yeni katliamların tehdidi altında 150 bin Kilikya Ermenisi yerlerinden edilerek Suriye, Lübnan, Yunanistan ve diğer yerlere tekrardan sürüldüler.